Bir gün, konuşmak yerine dinlemeyi, nasihat yerine anlamayı, yargılamak yerine kabullenmeyi öğrendiğimizde hayat çok daha anlamlı ve yaşanabilir olacaktır.
Dinlemek, anlamak ve insana saygı duymak ruhları iyileştiren en güzel merhemdir.
Değerli Anne babalar ve eğitimciler;
Çocuklarla iletişimde onlara bir şeyi anlatmak değil, onları dinlemeyi ve anlamayı hedefleyiniz.
Çocuklarla iletişimin temeli anlatmak değil anlamak üzerine olmalıdır. Onlarla konuşurken üzerimizdeki yetişkin şapkasını bir kenara çıkarıp dinleyebilir ve anlayabilirsek her şeyin çok daha anlamlı ve kolay olduğunu kesinlikle siz de fark edeceksiniz.
Keşke çocukların neye ihtiyacı var diye düşündüğümüzde önce; dinlenilmek, anlaşılmak ve kabul edilmeye ihtiyaçlarının her şeyden çok daha öncelikli olduğunu bilebilseydik.
Çocuk beyni öncelikle “kendileri için anlamlı ve ilgi oluşturan” konuları öğrenebilir. Çocuk için öğretilen bilgiyi anlamlı kılan şey; bu bilginin çocuk için hangi anlamları ifade ettiğidir.
Bilgiyi değil, bu bilginin onun hayatındaki olabilecek anlam ve değerini anlatmak, Bu bilgilerin neler kazandıracağını öğretmek öğrenme basamakları için çok önemli bir fırsat oluşturur. Kalıcı öğrenmenin şartı bilginin bizim için anlamlı hale gelmesidir. Bunu yaptığınızda çocuk zaten öğrenmek için hazırdır. Merak ilmin kapısıdır.
Eksik ve kusurlu yönlerimizin gelişime açık alanlarımız olduğunu ve bunları kabul etmenin sağlıklı olduğunu öğretiniz.
Sadece güçlü ve iyi taraflarınızı değil, zayıf ve eksik yönlerinizi de ifade ediniz ki benzer negatif duygu hissettiklerinde veya olumsuz durumlar karşısında sizi örnek alsınlar. Eksik ve olumsuz yönlerimizin bizim gelişime açık alanlarımız olduğunu, kendilerini geliştirmeleri için bu yönlerinin en güzel fırsatları olabileceğini ifade edebilmemiz hayata hazırlık için önemli bir tutum olabilir.
Unutmayalım! Hayat, gerçeklerin perdesinde hayallerinin sahnesinde oynayabilen insanlara fırsat sunar.
Hayallerine inanınız ve onlarla koşunuz.
Bir çocuğun yanında olmak demek; ona inanmak, onun hayallerine saygı duymak, hedeflerini anlamak ve hayalleri için koşarken yanlarında olabilmektir. Unutmayalım, yanlış hayal bile olsa, insan hayatı hayallerine koşarken edindiği tecrübe ile öğrenir. Siz onların yanlarında olursanız düştüklerinde kalkmasını öğretebilme fırsatını elde edebilirsiniz.
Çocuklarınızın hayallerinde serbest bırakınız. Hayallerinin rüyalarını görsünler. Onların yerine rüya gören anne babalar! Lütfen bırakın onların rüyalarını… Rüyaları onların olsun.
Onların doğru düşünmeleri gereken sorular sorarak düşünmelerini sağlayınız. Ne düşünmeleri gerektiğini lütfen söylemeyiniz.
Çocukların düşünmelerini sağlayacak sorular sormak zihin gelişimi ve duygusal gelişimi için çok önemli bir formüldür. Sizin istediğiniz bir cevabı verdiklerinde başka şıkları da düşünüp düşünmediklerini sorunuz? En iyi seçeneğin hangisi olduğunu sorunuz.
Lütfen! Siz, seçenek sunmanın ötesine geçmeyiniz. Tercih hakkı onların olmalı. Tercih edip seçme; karar alma süreçlerinin sağlıklı gelişmesini sağlar. Çok önemli görevde olan nice insanların basit kararlar karşısında ne denli zorlandıkları ve karar veremediklerini gözlemliyoruz.
Yanlış yapmanın da hayatın gerçekleri olduğunu anlatınız.
Çocuklar yanlış yaptığında eğer onlarla konuşarak yanlışın ne olduğunu? Niçin yanlış olduğunu? Yanlışın Telafisi için yapılması gerekenlerin neler olduğu? Gibi çözüme yönelik konuları; suçlama ve genelleme yapmadan konuşabilirseniz. Yetişkin olduklarında problem çözme becerilerinin çok daha iyi gelişmiş olduğunu fark edersiniz. Unutmayalım! İnsanlar, olumsuz olaylar karşısında ne dediğimizi değil, nasıl davrandığımızı öğrenirler.
Başarısızlığın da olabilir olduğunu, “Yılmazlık”ın daha önemli olduğunu ifade ediniz.
Çocuklara, neler başardığımız kadar neleri deneyip yapamadığımızı, hangi sorunları yaşadığımızı ve bunların üstesinden nasıl geldiğimizi, yeni hangi şeylerle hayata devam ettiğimizi ve neler öğrenerek başka şeyler başardıklarımızı anlatabiliriz. Çocuklar hata yapmaya daha yakınlardır. Bu nedenle kendilerine örnek olmaları açısından geçmiş hata, yanlış ve başarısızlıklara rağmen başarabilmeyi ifade edebilmek gelişimleri için çok daha sağlıklı olmaktadır.
Korkusuz olmayı, hedefleri gerçekleştirmeyi ve kazanmayı anlatmak kadar, korkunun da hayatımızda olabileceğini, onun da bize katkı sağlayabileceğini, hedeflerin bazen tutmayabileceğini, kaybetmenin de bir kazanmak kadar anlamlı olabileceğini öğretmek gerekiyor.
Olumsuz genellemeler yapmak “Hep böyle yapıyorsun” sen böylesin” “hiçbir zaman” gibi sözlerin aramızdaki ilişkileri kopartan bomba olduğunu hiç ama hiç unutmayınız.
İnsan bilmek ve anlamak en anlamı arayışlarımızdan biri değil midir? Hepimize kolay gelsin.
Yorum Yazın