İnsan hayallerinin büyüttüğü çocuktur.
Bugünlerde sıkça üzerinde durulan, pozitif psikoloji alanında da dikkat çeken bir konu var ki, gerek zihinsel gelişimimiz gerekse psikolojimiz açısından değer ifade eden en kıymetli şey “hayaller”...
Nöro bilim açısından hayaller ile beynimizde ilk nöral yollar oluşturuyoruz. Kesinlikle bilmeliyiz ki hayaller, zihnimizde tıpkı gerçek bir veriye benzer işlem görmektedir ve benzer etkiler göstermektedir.
Mutlu bireyler, mutlu bir toplum ve mutlu bir dünya için gelecek tasarımı dediğimiz hayallerimizin en önemli sermayemiz olduğunu fark etmemiz gerekiyor.
Hayaller bizim tasarım atölyelerimizdir. Zihnin engelsiz dünyasında hayaller, gerçek gibi etkileşim oluşturabilir. Orada her şey mümkündür. Dilediğimizi yapar istediğimizi gerçekleştiririz. Hayaller bizim görünmez kanatlarımızdır. Hayaller insanın hedeflerinin, ne olmak istediğinin zihindeki ilk temsilleridir. Bilinçaltımız ve zihnimiz bu hayallerle gelişimini ve değişimini sağlar. Bilmeliyiz ki, insan hayallerinin büyüttüğü çocuktur ve hayalleri kadardır. Bu nedenle hedef oluşturmakta hayallerimiz ilk öncelikte yer almaktadır.
Hayallerimizin kanatlandırdığı hedeflerimizin somutlaşmış hali ise amaç ve hedeflere dönüşür. Amaçlarımız bizim hayata daha anlamlı tutunmamızı sağlar. Daha dinamik, aktif ve heyecanlı bir hayat sunar. Her ne ile ilgili olursa olsun sadece iş hayatı ile ilgili değil, yolumuzu kaybetmemizi ve gerçekten de sürekli aynı çemberi çizmemizi engeller. Hayaller ile oluşturulan hedefler; ilerlemenin, yaşamı anlamlı kılmanın ve mutlu olabilmenin sırlarını barındırır. Bu nedenle vizyonu ve bu vizyona uygun misyonu olanlar yaşamlarını bir mutluluk bahçesine çevirirler.
Beynimiz, zihnimiz hayal ettiği ve inandığı her şeyi başarır. Yeter ki hayal etmeyi ve ona inanmayı sağlayabilelim. Eğer belirlediğiniz hedefi zihninizde canlandırır ve o hedefe varacağınıza inanırsanız mutlaka başarılı olursunuz. Eğer içinizde biraz olsun şüphe varsa hedefe ulaşamazsınız. Hedefe ulaşmak ve başarılı olmak için her şeyden önce kendimize güvenmeli ve inanmalıyız.
Bu konu yeni yeni fark edilse de biz kültür olarak buna yabancı değiliz . Kültürümüzdeki masalların, çocukların zihinsel gelişimi üzerindeki etkisi ifade edilemeyecek kadar yüksektir. Bir zamanlar çocuklar için önce masallar vardı… Orada verilmesi gereken duygular, olması gereken güzellikler, imkânsızlıklar gibi tüm sorunların çözüm yollarını belirten nice güzellikler olurdu. Bu nedenle masallarla büyüyen nesillerin diğerlerinden daha şanslı olduklarını net bir şekilde ifade edebiliriz.
Kişilik oluşumu açısından da bu konuya dikkat çekmek istiyorum. “Gelecek tasarımı” yapmak, özgüven oluşturma, kendine inanma, yılmazlık, kararlılık gibi güzel özellikler için modelleme oluşturmaktadır.
Bugün bir anne babanın çocukları ile yapacağı en anlamlı etkinliklerden biri de birlikte hayal atölye çalışmaları yapıyor olmalarıdır.
Nasıl ki ormanda ağaç kökleri birbirleri ile etkileşime geçer ve birbirlerini beslerse, insanlar da benzer bir yapıya sahiptir diyebiliriz. Hayallerimiz birleşirse duygular güçlenir, duygular güçlendiğinde düşünceler yenilenir. Sosyolojik olarak da bir grup kültür için benzer hayalleri paylaşıyor olmaları gerekmektedir.
Birlikte kurulan hayaller ilişkilerin tutkalı gibidir.
Evlilikle ilgili görüşmeler yaptığımızda sorunlu ilişkileri olanların büyük kısmında bir konu çok dikkatimi çeker; eşlere birbirlerinin hayalini sorduğumda ya çok az bir bilgileri var veya hiç yok; birlikte kurdukları hayallerini sorduğumda ise genellikle birlikte bir hayallerinin olmadığını gözlemliyoruz. Bu nedenle hayaller ilişkilerin tutkalı gibi rol görmektedir.
Hayaller güçlü bir psikolojinin olmazları arasındadır.
Hayaller psikolojik sorunların çözümünde örneğin, asrın psikolojik gribi diyeceğimiz depresyondan kurtulmak için en önemli araçlardan bir tanesidir.
Bununla birlikte, hayallerimiz olumsuz duygularımız ile olumlu duygular arasına köprü kurarak zayıf zamanlarımızda güçlü yanlarımızı besler.
Napolyon“Ne olduğumuzu biliyoruz ama ne olabileceğimizi bilmiyoruz.” diye ne güzel ifade etmiş değil mi? Değerli okuyucular, hayaller bizim görünmez kanatlarımızsa umuyorum ki sizler de güzel düşünce kanatlarınızı yarına ve geleceğe açanlardan olursunuz.
Unutmayalım! Bazen bir kanat çırpmak sonsuz kadar kıymetli olabilir. Ufku bugün olanların yolu yarına hiç çıkmaz.
Son sözümüzü dünyanın en dâhi insanlarından biri olan Einstein ile söyleyelelim; “Zekânın gerçek göstergesi bilgi değil, hayal gücüdür.”
Bu yüzden hayal gücünüzün hantallaşmasına izin vermeyin. Hayal, bilimden daha önemlidir; çünkü bilim sınırlıdır. İnsan, aklın sınırlarını zorlamadıkça hiçbir şeye ulaşamaz…
Yorum Yazın