Bilinçaltı haritalarımız, gerçeğin kendisi olmadığı halde ondan bir adım daha öndedir.
Bilinçaltı, bilgisayarın yazılım programı gibi insanın yazılım programıdır. Başarılı ve sağlıklı insanların bilinçaltında mutlaka sağlıklı bir bilinçaltı doyum bulunmaktadır. İnsanların tutum ve davranışları onların bilinçaltı programları ile ilgili bilgiler sunar. Duygu, düşünce, davranış ve alışkanlıklarımızı oluşturan sebepler aslında bilinçli zihnimizden çok bilinçaltımızdır. Örneğin, reklam stratejileri sizin bilinçaltınızca olumlu olan ve kabul edilmiş duygu veya kişilerin yanına bir ürün yerleştirilerek yapılır. Bilinçaltı bildiği ve kabul ettiği bu sembolle birlikte sunulan reklamdaki objeyi de içselleştirir ve kabul eder. Bizler, bir ürün satın alırken bunun etkisinde kalırız ve ona göre tercihlerde bulunuruz.
Bilinçaltı fikirlerimiz, hislerimizi, hislerimiz düşüncelerimizi, düşüncelerimiz davranışlarımızı, davranışlarımız alışkanlıklarımızı ve alışkanlıklarımız da bizim kişiliklerimizi çerçevelendiriyor. Yani bilinçaltına ektiğimiz fikir, davranış ve kişilik olarak karşımıza çıkıyor.
Duygularımızın oluşumunda bilinçaltı verilerin etkisi çok yüksektir. Size bir hediye verildiğinde bu hediyeyi hangi düşünce ve duygunuz nedeniyle olumlu veya olumsuz olarak algılıyorsunuz? Örneğin biri size sarı bir çiçek hediye ettiği zaman siz bu çiçeğin ne ifade ettiğini nasıl değerlendiriyorsunuz? Olumlu veya olumsuz bir duygu hissetmeniz sizin bilinçaltı programlarınızdaki verilerinizle ilgilidir. Eğer daha önce sarı renkteki çiçeğin ayrılık anlamına geldiğine inandığınız bir fikriniz varsa bu sizde olumsuz bir duygu olarak kaydedilmiştir ve siz çiçeği gördüğünüzde negatif bir duyguya kapılabilirsiniz. Oysa çiçeği hediye eden kimsenin bilinçaltında sarı renkli çiçek “sadakat” olarak kodlanmış olabilir.
Bilinçaltının bu kadar etkin ve önemli olduğunu bildiğimize göre bugün ve gelecek için bilinçaltı konusunda neler yapabiliriz? Bu sistemi hangi alanlarda, nasıl kullanabiliriz? Bilinçaltı; eğitim, sağlık, psikoloji gibi alanlarda çok temel bir yer tutmaktadır. İletişim, satış, tanıtım ve pazarlama gibi alanlarda da çok etkin olarak değerlendirilebilir. Bu nedenle bilinçaltı konusu eğitim fakültelerinin kaçındığı bir konu olmaktan çok, eğitim için iyi ve etkin bir araç haline getirilme fırsatı olarak değerlendirilmelidir. Bu alan özellikle okul öncesi eğitimde çok daha fazla değer ifade etmektedir. Bilinçaltı eğitimi almış bir öğretmenin bireyi anlama ve değerlendirme durumu değişebilir. Bunun öğrenmeye etkisi yüksek bir etki oluşturmaktadır.
Biz bilinçaltını yeni nesil öğrenmede, hafıza geliştirme, konsantrasyon sağlama, dikkat dağınıklığını giderme, sınav kaygısı başta olmak üzere kaygı kontrolünde başarılı bir şekilde uyguluyoruz. Ayrıca motivasyon, hedef oluşturma, yeniden çerçevelendirme; fiziksel ve duygusal semptomlardan ve fobilerden kurtarmada etkin olarak kullanıyoruz.
Peki, eğitimde bilinçaltını nasıl değerlendirebiliriz, neler yapabiliriz? Bilinçaltının hangi özelliklerini kullanabiliriz? Hangi yöntem ve sistemler ile bunu başarabiliriz? Aslında sorunun cevabı bilinçaltının çalışma sistemindeki hayal ile gerçeği ayırt edemiyorolmasında saklı diyebiliriz. Yani bilinçaltında canlandırarak izlediğimiz, gördüğümüz ve hissettiğimiz veriler ile gerçekler aynı şekilde kaydedilmektedir. İyi canlandırılmış bir hayal de bilinçaltında ayna nöronlar ile aynı etkiyi oluşturmaktadır. Bu nedenle eğitimde hayal atölyelerini uygun bir biçimde düzenlemek çok daha modern ve işlevselliği yüksek bir eğitim aracına dönüşmektedir. Bilinçaltı penceresinin panjurları hayal ile açılabilir ve harika tuval çalışmaları yapılabilir.
Hayaller bilgiden çok daha güçlüdür. Hayaller gerçekten daha etkin bir yer tutar. Bilinçaltımız, iyi canlandırılmış bir hayal ile gerçeği birbirinden ayırt edemez. Ve hayale de gerçekmiş gibi tepki verir. Örneğin, gazete sayfalarının manşet veya ikinci sayfa haberlerine yansıyan kıskançlıkla ortaya çıkan ve insan hayatını sonlandırmaya kadar giden travmaların nedeni bilinçaltında oluşmuş fikirlerin hayal ile canlandırılması ve onların gerçek olarak algılanması yatmaktadır.
Bilinçaltının dili sembollerdir. Yaşadığımız her anı istisnasız olarak oraya kaydedilir. Bir duygu hissetmişsek mutlaka geçmişimizdeki bir anı ve onunla ilgili kaydedilmiş bir duygu bulunmaktadır. Bilinçaltı tüm anıları depolar. Kayıt anında anlamsız olsa bile ilerleyen dönemlerde kaydedilene, yaşantılar sonucu bir anlam yüklenir ve bu anlama göre kişinin tepki vermesi sağlanır. Çözümlenmemiş, olumsuz duygu yüklü anıları bastırır. Amacı kişiyi korumaktır. Yine de baskılanmış bu anılar ile ilgili semptomlar yaratmaktan da geri kalmaz. Örneğin kişinin yaşadığı taciz olayını bastırır ama kişinin kirlenmişlik hissini temizlik takıntısı ile dışa vurabilir.
Bilinçaltı bedeni işletir ve bedenimizde olumlu ve olumsuz etkiler oluşturabilir. Bu nedenle bilinçaltının yarattığı psikosomatik rahatsızlıkları yine bilinçaltının yardımıyla gidermek mümkündür. Örneğin; sınav kaygısı yüksek bir öğrencinin bilinçaltı kaygıyı yaratan sınavdan kişiyi korumak için bağırsak sistemini bozabilir, elleri ayakları, sanki sinir ucu iltihaplanması varmış gibi tutmaz olabilir. Bilinçaltında bir iyileştirme oluşturduğumuz an bedenimizdeki bu semptomların çok kısa bir sürede ortadan kalktığını görürüz. Artık bilinçaltının insandaki yüksek etki düzeyinin öğrenilmesi gerek mental sorunlar gerek fiziksel semptomların çözümünde etkin olarak kullanılmaktadır.
Yorum Yazın