Ne içe dönük, ne dışa dönük: Bağımsız ruhlar için yeni kavram
Psikoloji literatürüne yeni bir kavram eklendi. ABD’li psikiyatrist Rami Kaminski, grup aidiyetine mesafeli, bağımsız düşünebilen ve topluluk baskısına ihtiyaç duymadan sosyal bağ kurabilen bireyler için “otrovert” adını verdiği yeni bir kişilik tipi tanımladı.
Introvert ve Extrovert’in Ötesinde
Yıllar süren klinik gözlemlerine dayanarak bu kavramı geliştirdiğini belirten Kaminski, kişilik tiplerini yalnızca “içe dönük” (introvert) ya da “dışa dönük” (extrovert) ayrımıyla sınıflandırmanın yetersiz kaldığını ifade ediyor.
Kaminski’ye göre otrovert’ler, bir gruba ait olma ihtiyacı duymadan da derin sosyal ilişkiler kurabiliyor. Ona göre aslında hepimiz doğuştan otrovert’iz; ancak çocukluktan itibaren kültürel koşullanmalar, aidiyet duygusunu güçlendirerek bizi grup kimliklerine yönlendiriyor. Otrovert bireyler ise bu sürece doğal bir mesafe koyuyor.
Otrovert’lerin Belirgin Özellikleri
Grup kurallarına bağlı kalmadan özgün ve bağımsız düşünce geliştirebiliyorlar.
Dış onaya ihtiyaç duymuyor, duygusal bağımsızlıklarını koruyorlar.
Sosyal reddedilme korkusu taşımıyorlar.
Popüler kültür, politik kutuplaşma veya grup baskısından uzak durarak daha derin bireysel bağlar kurabiliyorlar.
Bağımsız Ruhlar, Tarihten Bugüne
Kaminski, tarihte grup fanatizmine karşı durmuş bağımsız düşünürlerin —örneğin George Orwell gibi isimlerin— aslında “otrovert” tanımına uyduğunu belirtiyor. Ona göre bu kişilik tipi, toplumun birliktelik kültürünü tamamladığı gibi, tribalizmin (aşırı grup bağlılığının) tehlikelerine karşı da uyarıcı bir rol üstlenebilir.
Psikoloji Literatüründe Yeni Bir Adım
Kişilik sınıflamaları psikoloji tarihinde uzun süredir tartışılıyor. Hans Eysenck’in üç boyutlu modeli ya da Gerard Heymans’ın “küp tipolojisi” gibi farklı yaklaşımların yanına, Kaminski’nin “otrovert” kavramı da eklenmiş oldu. Bu yeni tanım, özellikle modern toplumlarda artan bağımsız birey olma arayışına ışık tutmasıyla dikkat çekiyor.



























Yorum Yazın